SAYFALAR

5 Aralık 2013 Perşembe

ATATÜRK VE TÜRK KADINI




Bu karar Türk kadınına sosyal ve siyasî hayatta 
bütün milletlerin üstünde yer vermiştir. 

Çarşaf içinde; peçe altında ve kafes arkasındaki Türk kadınını 
artık tarihlerde aramak lâzım gelecektir. 

Türk kadını evdeki medenî mevkiini salâhiyetle işgal etmiş, 
iş hayatının her safhasında muvaffakiyetler göstermiştir. 

Siyasî hayatta belediye seçimlerinde tecrübesini yapan Türk kadını,
bu sefer de mebus seçme ve seçilme suretiyle haklarının 
en büyüğünü elde etmiş bulunuyor. 

Medenî memleketlerin bir çoğunda, 
kadından esirgenen bu hak, 
bugün Türk kadınının elindedir ve 
onu salâhiyet ve liyakatle kullanacaktır.


Mustafa Kemal ATATÜRK
5 Aralık 1934, TBMM



Kadınlık meselesinde şekil ve kıyafet ikinci derecededir.
Asıl mücadele sahası,asıl muzaffer olunması gereken saha 
nur ile ,irfan ile,gerçek fazilet ile süslenmek ve donatılmaktadır.

İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan oluşur. Kabil midir bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, 
ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünü ilerleyebilsin? 
Mümkün müdür ki bir cismin yarısı toprağa bağlı kaldıkça, 
öteki yarısı göklere yükselebilsin?

Bizim sosyal toplumumuzun başarısızlığının sebebi,
 kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ilgisizlikten ileri gelmektedir. Yaşamak demek faaliyet demektir. 
Bundan dolayı bir sosyal toplumun bir organı faaliyette bulunurken diğer bir organı işlemezse o sosyal toplum felçlidir.

Kadınlarımız hatta erkeklerden daha çok aydın, 
daha çok feyizli ve 
daha fazla bilgili olmaya mecburdurlar.

Şuna inanmak lâzımdır ki, 
dünya yüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir.

Türk kadınının dünya kadınlığına elini vererek 
dünyanın barış ve güveni için çalışacağına 
emin olabilirsiniz.



___________________MKA___________________