Translate

1 Temmuz 2012 Pazar

ASALA VE ŞEHİT DİPLOMATLARIMIZ


ASALA TARAFINDAN ÖLDÜRÜLEN TÜRK DİPLOMATLAR



ŞEHİT TÜRK DİPLOMATLARIMIZ


1965'ten sonra, çeşitli ülkelerdeki Ermenilerin, Türkiye aleyhine başlattıkları karalama kampanyasıyla dünya ve Türkiye kamuoyunda varlığını hissettiren Sözde Ermeni Sorunu, 1970'li yıllardan itibaren yurtdışındaki Türk temsilciliklerine yönelik terör eylemlerine dönüşmüştür.

Gurgen (Karekin) Yanikan adlı bir yaşlı Ermeni’nin 27 Ocak 1973'de ABD'nin Santa Barbara kentinde, Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Mehmet Baydar ile Konsolos Bahadır Demir'i katletmesiyle başlayan "Bireysel Ermeni Terörü", 1975'den itibaren tıpkı 1915 öncesinde olduğu gibi "Örgütlü Ermeni Terörü"ne dönüşmüştür. 


Yurtdışındaki Türk görevliler, diplomatlar, elçilikler ve kuruluşlarına yönelik Ermeni saldırıları, kısa sürede hızlı bir tırmanma göstererek yoğunluk kazanmıştır.


Ermeni teröründe, Türkiye’deki iç huzursuzluğun zirveye çıktığı 1979 yılından itibaren büyük bir artış gözlenmeye başlanmıştır. 

Ermeni teröristler, 21 ülkenin 38 kentinde, 39'u silahlı, 70'i bombalı, biri de işgal şeklinde olmak üzere toplam 110 terör olayı gerçekleştirmişlerdir. 

Bu saldırılarda 42 diplomatımız ile 4 yabancı hayatını kaybederken, 15 Türk ve 66 yabancı uyruklu kişi de yaralanmıştır.


Ermeni terör örgütleri, dış dünyanın tepkileri üzerine 1980’li yıllarda taktik değiştirerek, PKK terör örgütü ile işbirliğine girmişlerdir. 1984 yılında PKK sahneye çıkarılmış ve Asala-Ermeni terörü geri plâna çekilmiştir. 


Belgeler, Bekaa ve Zeli kamplarında ASALA ile PKK militanlarının birlikte eğitim gördüklerini ortaya koymuştur.






ŞEHİTLERİMİZ 



MEHMET BAYDAR
MEHMET BAYDAR
27 Ocak 1973 - Los Angeles / ABD

Türk vatandaşlarına yönelik Ermeni saldırıları, 1973 yılında başladı. Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Mehmet BAYDAR ve Konsolos Bahadır DEMİR, 78 yaşındaki Amerikan uyruklu ermeni Gurgen (Karakin) Yanikiyan tarafından şehit edildi.

Elinde bulunan Abdülhamit'e ait bir tabloyu Türkiye'ye armağan etmek istediğini bildirerek, Baydar ve Demir'i Santa Barbara'daki Baltimore Oteline davet eden Yanikiyan, iki diplomatı otelde silahla üzerlerine ateş açarak öldürdü. Cinayetten sonra tutuklanan ve müebbet hapis cezasına çarptırılan Yanikiyan, 31 Aralık 1984 tarihinde af ile serbest bırakıldı. Yanikiyan, serbest kaldıktan kısa bir süre sonra öldü.


Türk diplomatlara karşı ilk saldırı olarak nitelenen bu olay, daha sonra bir cinayetler zincirini başlattı ve örgütlü Ermeni terörüne örnek oluşturdu.



MEHMET BAYDAR’IN AİLESİNDEN BİR ANLATI:


Mehmet Baydar ve Bahadır Demir, ASALA tarafından öldürülen ilk diplomat şehitlerimiz olarak geçti tarihe. ASALA’nın tohumlarının atıldığı ilk suikast 1973’te başlattı olayları. Dönemin en yakın şahidi ve Mehmet Baydar’ın eşi, 77 yaşındaki Güner Baydar anlatıyor o günleri. 1972 Ekim’inde, kendisini Gourg Yaniki olarak tanıtan bir Amerikan vatandaşı Los Angeles Başkonsolosluğu’na başvurur. Osmanlı sarayından kaçırılmış tarihî bir tablo ile imzalı hatıra banknotu Türk hükümetine hediye etmek istediğini söyler. Başkonsolos Baydar hiçbir şeyden şüphelenmez. Dışişleri ile gerekli yazışmaları yapar, ‘Yaniki’nin bu davranışı Ankara tarafından memnuniyetle karşılanır.

SENİ YUMRUKLAYANLAR, SİLAH DA ÇEKER

Güner Hanım o yıllarda California ve Los Angeles’ta çok sayıda Ermeni yaşadığını, hatta olay öncesinde Türk temsilciliklerine defalarca saldırılar, tehditler olduğunu anlatıyor: “Hatta bir defasında başkonsolosluk binasını basarak Mehmet’i tartakladılar. Amerikan polisi bu olaya seyirci kalmıştı. Ben de ‘Bugün seni yumruklayan yarın silah da çeker demiştim.’ Neticede bu olay oldu.” Ve gün gelir, başkonsolos ve muavini tabloyu almak için randevulaşır ‘Yaniki’ ile: “27 Ocak 1973. Saat 12.00 Yer: Santa Barbara’daki Biltmore Oteli.” Ama 77 yaşındaki katil iki ayrı tabancayla oracıkta vurur diplomatları. Olay yerinden kaçmayan katil, Amerikan polisini arayarak, Erzurum’da doğduğunu, tehcir sırasında ailesini kaybettiğini ve Türklere düşman olduğunu söyler. Hatta cinayeti en ince ayrıntısına kadar hesaplayan Yanıkiyan, California’da yayımlanan gazetelere uzun bir mektup da göndermiştir olay öncesinde: “Sizler bu mektubu okuduğunuzda bir savaşın başlangıcı olacak. Ermenilerin kaba Türklerden haklarını alma vakti geldi!”

Yanıkiyan’ın avukatları, duruşmada “tarihin suçlu olduğunu” iddia ederek tahliye ister. Mahkeme ise müebbet hapis verir. Bu olaylar, sözde soykırım iddialarıyla gündemden düşmeyen Ermeni lobisini Türkiye ile mücadele için kamçılar.




***



BAHADIR DEMİR
BAHADIR DEMİR
27 Ocak 1973 - Los Angeles / ABD

Türk vatandaşlarına yönelik Ermeni saldırıları, 1973 yılında başladı. Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Mehmet BAYDAR ve Konsolos Bahadır DEMİR, 78 yaşındaki Amerikan uyruklu ermeni Gurgen (Karakin) Yanikiyan tarafından şehit edildi.

Elinde bulunan Abdülhamit'e ait bir tabloyu Türkiye'ye armağan etmek istediğini bildirerek, Baydar ve Demir'i Santa Barbara'daki Baltimore Oteline davet eden Yanikiyan, iki diplomatı otelde silahla üzerlerine ateş açarak öldürdü. Cinayetten sonra tutuklanan ve müebbet hapis cezasına çarptırılan Yanikiyan, 31 Aralık 1984 tarihinde af ile serbest bırakıldı. Yanikiyan, serbest kaldıktan kısa bir süre sonra öldü.


Türk diplomatlara karşı ilk saldırı olarak nitelenen bu olay, daha sonra bir cinayetler zincirini başlattı ve örgütlü Ermeni terörüne örnek oluşturdu.



***



DANİŞ TUNALIGİL
DANİŞ TUNALIGİL
22 Ekim 1975 - Viyana / Avusturya

Türkiye'nin Viyana Büyükelçisi Daniş TUNALIGİL, büyükelçiliği basan 3 terörist tarafından şehit edildi.

20 Şubat 1975'de Beyrut'taki THY bürosu bombalandı. Olayı, Gizli Ermeni Ordusu Esir Yanikiyan Gurubu üstlendi. Olay yerine bırakılan mektupta, "Ermenilerin haklı davasında emperyalistlere karşı mücadele edileceği, eylemlerin Türkiye, İran ve ABD'yi hedef alacağı, bu bombalama eyleminin de bir başlangıç olduğu" bildirildi.
22 Ekim 1975 tarihinde, otomatik silahlı 3 kişi, Türkiye'nin Viyana Büyükelçiliği'ne girerek kapıdakileri etkisiz hale getirdikten sonra Büyükelçi'nin makam odasına girdiler. Burada Daniş Tunalıgil'e Türkçe, "Siz Sefir misiniz?" diye soran ve "Evet" yanıtını alan saldırganlar, Tunalıgil'i otomatik silahlarla taradılar. Tunalıgil, olay yerinde can verdi. 3 terörist, hızla binadan çıkarak, bir otomobille uzaklaştılar.



***




TALİP YENER
  
İSMAİL EREZ

İSMAİL EREZ
24 Ekim 1975
Paris / Fransa


                                        TALİP YENER

                             24 Ekim 1975                             
                             Paris / Fransa                                  





Türkiye'nin Paris Büyükelçisi İsmail EREZ ve makam şoförü Talip YENER, büyükelçilik yakınlarında katledildi. Büyükelçi Erez'in makam aracı, yerel saatle 13.30 sıralarında Büyükelçilik yakınındaki Seine Nehri üzerindeki Bir Hakeim Köprüsü'nde pusuya düşürüldü. İsmail Erez ve makam şoförü Talip Yener, otomatik silahlarla taranarak öldürüldü. Saldırıyı "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" adlı örgüt üstlendi




***




OKTAY CİRİT

OKTAR CİRİT
16 Şubat 1976 - Beyrut / Lübnan









Türkiye'nin Beyrut Büyükelçiliği Başkatibi Oktar CİRİT, bir salonda otururken, Ermeni terörizminin kurbanı oldu. Saldırıyı ASALA üstlendi. ASALA ilk kez bu cinayetle adını ortaya attı.




***




TAHA CARIM


TAHA CARIM
9 Haziran 1977 - Roma / İtalya







Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi Taha CARIM, büyükelçilik ikametgahının önünde iki teröristin açtığı ateş sonucu öldü. Saldırıyı bu kez "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" adlı örgüt üstlendi.





***




NECLA KUNERALP

NECLA KUNERALP
2 Haziran 1978 - Madrit / İspanya


Türkiye'nin Madrit Büyükelçisi Zeki KUNERALP'in makam aracına 3 terörist tarafından ateş açıldı. Arabada bulunan büyükelçinin eşi Necla KUNERALP ile emekli büyükelçi Beşir BALCIOĞLU, hayatlarını kaybettiler. Saldırıyı "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" adlı örgüt üstlendi. Bu olayda, ilk kez bir yabancı da Ermeni teröristlerin Türklere yönelik saldırısı sırasında öldü. Makam Şoförü İspanyol Atonio TORRES, teröristlerin kurşunlarına hedef oldu.




***


BEŞİR BALCIOĞLU

BEŞİR BALCIOĞLU
2 Haziran 1978 - Madrit / İspanya








Türkiye'nin Madrit Büyükelçisi Zeki KUNERALP'in makam aracına 3 terörist tarafından ateş açıldı. Arabada bulunan büyükelçinin eşi Necla KUNERALP ile emekli büyükelçi Beşir BALCIOĞLU, hayatlarını kaybettiler. Saldırıyı "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" adlı örgüt üstlendi.



***





AHMET BENLER

AHMET BENLER
12 Ekim 1979 - Lahey / Hollanda







Hollanda'daki Türkiye Büyükelçisi Özdemir BENLER'in oğlu Ahmet BENLER, silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Olayı bu kez hem "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" hem de ASALA ayrı ayrı üstlendi.




***



YILMAZ ÇOLPAN

YILMAZ ÇOLPAN
22 Aralık 1979 - Paris / Fransa







Türkiye'nin Paris Turizm Müşaviri Yılmaz ÇOLPAN, bir teröristin saldırısı sonucu katledildi. Bu olay, Ermeni terörizminin Paris'teki ikinci saldırısı oldu. Olaydan sonra haber ajanslarına telefon eden bir kişi, Roma, Madrit ve Paris'teki eylemlerden "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" adlı örgütün sorumlu olduğunu bildirerek, "Türk Hükümeti Ermenilere hak tanımadığı için Avrupa'daki Türk diplomatlarını öldürüyoruz" dedi.




***



GALİP ÖZMEN
GALİP ÖZMEN
31 Temmuz 1980 - Atina / Yunanistan












Türkiye'nin Atina Büyükelçiliği İdari Ataşesi Galip ÖZMEN ile 14 yaşındaki kızı Neslihan ÖZMEN, bir teröristin silahlı saldırısı sonucu katledildiler. Galip Özmen'in eşi Sevil ÖZMEN ve oğulları Kaan ÖZMEN olaydan yaralı olarak kurtuldular. Saldırıyı bu kez ASALA üstlendi.




NESLİHAN ÖZMEN

NESLİHAN ÖZMEN
31 Temmuz 1980 - Atina / Yunanistan







Türkiye'nin Atina Büyükelçiliği İdari Ataşesi Galip ÖZMEN ile 14 yaşındaki kızı Neslihan ÖZMEN, bir teröristin silahlı saldırısı sonucu katledildiler. Galip Özmen'in eşi Sevil ÖZMEN ve oğulları Kaan ÖZMEN olaydan yaralı olarak kurtuldular. Saldırıyı bu kez ASALA üstlendi.



***


ŞARIK ARIYAK
ŞARIK ARIYAK
17 Aralık 1980 - Sidney / Avustralya


Türkiye'nin Avustralya Başkonsolosu Şarık ARIYAK ile koruma görevlisi Engin SEVER, Ermeni terörizminin kurbanı oldular. 1980 yılında ayrıca;

- 6 Şubat'ta Türkiye'nin İsviçre Büyükelçisi Doğan Türkmen, Bern'de uğradığı saldırıdan yara almadan kurtuldu.
- 17 Nisan'da Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi Vecdi Türel'in makam aracına ateş açıldı. Türel ve koruma görevlisi Tahsin Güvenç saldırıdan yaralı olarak kurtuldular.
- 26 Eylül'de Türkiye'nin Paris Büyükelçiliği Basın Danışmanı Selçuk BAKKALBAŞI, uğradığı silahlı saldırıda yaralandı.


***

                                                  

ENGİN SEVER


ENGİN SEVER
17 Aralık 1980 - Sidney / Avustralya





Türkiye'nin Avustralya Başkonsolosu Şarık ARIYAK ile koruma görevlisi Engin SEVER, Ermeni terörizminin kurbanı oldular.




***



REŞAT MORALI
TECELLİ ARI


REŞAT MORALI
4 Mart 1981 - Paris / Fransa


                               TECELLİ ARI
          4 Mart 1981 - Paris / Fransa




Türkiye'nin Paris Büyükelçiliği Çalışma Ataşesi Reşat MORALI ile din görevlisi Tecelli ARI, Çalışma Ataşeliği'nden çıkıp arabaya binecekleri sırada 2 teröristin saldırısına uğradılar. Moralı saldırı sırasında hayatını kaybederken, din görevlisi Arı, ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede öldü. Saldırıyı ASALA üstlendi. Bu olay ile Ermeni terörizminin, Paris'teki üçüncü katliamı oldu. 
Türkiye, Türk diplomatlarını etkin bir şekilde korumadığı için Fransa'ya protesto notası verdi.



***



M.SAVAŞ YERGÜZ


M. SAVAŞ YERGÜZ
9 Haziran 1981 - Cenevre / İsviçre






Türkiye'nin Cenevre Başkonsolosluğu Sözleşmeli Sekreteri Mehmet Savaş YERGÜZ, evine gitmek üzere konsolosluktan ayrıldıktan hemen sonra uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetti. Saldırıyı ASALA üstlendi. Olaydan sonra yakalanan Lübnan uyruklu Ermeni terörist Mardiros Camgozyan, 15 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı.



***


CEMAL ÖZEN




CEMAL ÖZEN
24 Eylül 1981 - Paris / Fransa





Türkiye'nin Paris Başkonsolosluğu ile Kültür Ataşeliği'nin bulunduğu binayı işgal eden 4 ermeni terörist, 56 Türk görevli ve vatandaşı rehin aldı. Teröristler, kendilerine müdahale etmek isteyen güvenlik görevlisi Cemal ÖZEN'i öldürdüler, Başkonsolos Kaya İNAL'ı yaraladılar. Ermeni teröristler, Türkiye'de siyasi tutuklu 12 kişinin salınarak Paris'e getirilmesini istediler. İsteklerinin kabul edilmeyeceğini anlayan teröristler 15 saat sonra polise teslim oldular. Türkiye, Fransa'yı bir kez daha uyarırken, Fransa da saldırıyı kınadı. Olayı ASALA üstlendi. Saldırıyı gerçekleştiren 4 ermeni terörist, Vasken Sakosesliyan, Kevork Abraham Gözliyan, Aram Avedis Basmaciyan ve Agop Abraham Turfanyan, 31 Ocak 1984'de Fransa'da 7'şer yıl hapis cezasına çarptırıldılar. Mahkemenin sonucu Türkiye'de büyük tepkiyle karşılandı.

1981 yılında ayrıca;


- 2 Nisan'da Türkiye'nin Kopenhag Çalışma Ataşesi Cavit Demir, oturduğu apartmanın asansöründe uğradığı silahlı saldırıdan yaralı olarak kurtuldu.


- 25 Ekim'de Türkiye'nin Roma Büyükelçiliği İkinci Katibi Gökberk Ergenekon, yolda yürürken saldırıya uğradı. Ergenekon, olaydan hafif yaralarla kurtuldu.




***



KEMAL ARIKAN

KEMAL ARIKAN
28 Ocak 1982 - Los Angeles / ABD


Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal ARIKAN öldürüldü. Arıkan'ın katili Taşnak militanı Hampig Sasunyan, müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Sasunyan'ın suçunu itiraf etmesiyle birlikte bu ceza daha sonra 25 yıla düşürüldü. Ermeni teröristler Kemal Arıkan'ın hayatına daha önce de kastetmişlerdi ve 6 Ekim 1980'de evine bombalı saldırı düzenlemişlerdi.




***


KEMALATTİN KANİ GÜNGÖR
08.04.1982 - OTTOWA / KANADA


Ticaret Müşaviri / Counsellor for Commercial Affairs
Sürekli takip edildiklerini ve fotoğraflarının çekildiklerini biliyordu . Türk diplomatlara karşı yapılan saldırılarıdan dolayı temkinliydi , lakin Ottawa’da oturdurdukları apartmanın kapalı garajında Ermeni teröristlerce vurularak ağır yaralandı. Kurşunlardan biri bacağına isabet etti, bir diğeri sağ kolundan girip omuriliğini parçalayarak çıktı. Bu saldırı sonucu boyundan aşağı felç oldu.  Verdiği bilgiler ve Kanada polisinin yoğun çabaları sayesinde olayla ilgili dört kişi tutuklandı.

Sanıklardan biri yaşının küçük olmasından dolayı serbest bırakıldı.Diğer üç sanık, savcı ile yapılan pazarlık sonrasında, bir Türk diplomatını öldürmeye teşebbüsten suçlu olduklarını kabul ettiler. Elebaşı olarak düşünülen  şahıs 9 yıl, tetikçi olarak teşhis ettiği 6 yıl ve en küçükleri 2 yıl hapis cezasına mahkum oldu.





***



                                
ORHAN GÜNDÜZ VE EŞİ
ORHAN GÜNDÜZ
4 Mayıs 1982 - Boston / ABD


Türkiye'nin Boston Fahri Konsolosu Orhan GÜNDÜZ, uğradığı silahlı saldırıda öldü.

Boston’da MIT Üniversitesi’nin odalarını sınıf olarak kullandığı okul 1970’li yılların sonunda Türkiye’nin fahri konsolosu Orhan Gündüz tarafından kurulmuş, ancak Gündüz 1982 yılında Ermeni teröristlerin saldırısı sonucu öldürülünce okul da kapanmıştı.  Orhan Gündüz Okulu 1994’te kapılarını öğrencilere tekrar açtı.




***


ERKUT AKBAY


ERKUT AKBAY
7 Haziran 1982 - Lizbon / Portekiz







Türkiye'nin Lizbon Büyükelçiliği İdari Ataşesi Erkut AKBAY otomobilinde uğradığı silahlı saldırıda öldü. Otomobilde bulunan eşi Nadide AKBAY, yaralı olarak kaldırıldığı hastanede bir süre sonra yaşamını yitirdi.




***


ATİLLA ALTIKAT


ATİLLA ALTIKAT
27 Ağustos 1982 - Ottawa / Kanada







ATİLLA ALTIKAT

Türkiye'nin Ottowa Büyükelçiliği Askeri Ataşesi Atilla ALTIKAT, ensesinden 9 mm'lik silahlı saldırı sonucu öldürüldü.











***


BORA SÜELKAN


BORA SÜELKAN
9 Eylül 1982 - Burgaz / Bulgaristan






Türkiye'nin Burgaz Başkonsolosluğu İdari Ataşesi Bora SÜELKAN katledildi. 1982 yılında ayrıca;

- 8 Nisan'daTürkiye'nin Ottawa Büyükelçiliği Ticaret Müşaviri Kani GÜNGÖR, uğradığı silahlı saldırıda yaralandı.

- 21 Temmuz'da Türkiye'nin Rotterdam Başkonsolosu Kemal Demirer'e konutu önünde silahlı saldırı düzenlendi. Demirer, olaydan yara almadan kurtulurken, saldırgan yaralı olarak yakalandı.
- 7 Ağustos'da ASALA'ya bağlı 2 terörist Ankara Esenboğa Havalimanında düzenlediği silahlı baskında 8 kişi öldü, 72 kişi yaralandı. 

Bu, Ermeni terörizminin Türkiye'deki ilk eylemi oldu. ESENBOĞA OLAYI



ASALA'NIN ESENBOĞA KATLİAMI



***




NADİDE AKBAY
NADİDE AKBAY
7 Haziran 1982 - Lizbon / Portekiz









Türkiye'nin Lizbon Büyükelçiliği İdari Ataşesi Erkut AKBAY otomobilinde uğradığı silahlı saldırıda öldü. Otomobilde bulunan eşi Nadide AKBAY, yaralı olarak kaldırıldığı hastanede bir süre sonra yaşamını yitirdi.





***




GALİP BALKAR
GALİP BALKAR
9 Mart 1983 - Belgrad / Yugoslavya









Türkiye'nin Belgrad Büyükelçisi Galip BALKAR'a 2 terörist tarafından 9 Mart'ta silahlı saldırı düzenlendi. Olayda ağır yaralanan BALKAR, 11 Mart'ta hayatını kaybetti. Olayda, bir Yugoslav öğrenci de öldü. Saldırıyı yapan Kirkor Levonian ile Raffi Aleksandre Elbekian, olaydan tam bir yıl sonra 9 Mart 1984'de 20'şer yıl ağır hapis cezasına çarptırıldılar.





***



DURSUN AKSOY


DURSUN AKSOY
14 Temmuz 1983 - Brüksel / Belçika







Türkiye'nin Brüksel Büyükelçiliği İdari Ataşesi Dursun AKSOY, ermeni teröristlerce katledildi.

Asala terör örgütünün hain saldırısında şehit olan Ispartalı Dursun Aksoy'un ismi  Atabey ilçesinde bir anaokulunda yaşıyor.





***




CAHİDE MIHÇIOĞLU


CAHİDE MIHÇIOĞLU
27 Temmuz 1983 - Lizbon / Portekiz







Türkiye'nin Lizbon Büyükelçiliği, 5 Ermeni terörist tarafından basıldı ve bina içindekiler rehin alındı. Baskın sırasında büyükelçilik Müsteşarı Yurtsev MIHÇIOĞLU'nun eşi Cahide MIHÇIOĞLU hayatını kaybetti. Portekiz polisi, düzenlediği operasyonla rehineleri kurtardı, 5 teröristi de öldürdü. Saldırıyı, "Ermeni Devrimci Ordusu" adlı örgüt üstlendi. Örgüt, teröristlerin öldürülmesi nedeniyle Portekiz Başbakanı Mario Soarez'i ölümle tehdit etti.

1983 yılında ayrıca;

- 16 Haziran'da İstanbul Kapalıçarşı'da bir terörist tarafından halkın üzerine ateş açıldı. Olayda 2 kişi öldü, 21 kişi de yaralandı. Saldırgan, olay yerinde öldürüldü. Olayı bir ermeni teröristin yaptığı anlaşıldı.
- 15 Temmuz'da THY'nin Paris Orly havalimanındaki bürosu önünde bomba patladı. Olayda, 2'si Türk, 4'ü Fransız, 1'i Amerikalı, 1'i de İsveçli olmak üzere 8 kişi öldü, 28'i Türk, 63 kişi de yaralandı. 

Bu olay tarihe "Orly Katliamı" olarak geçti.





***



Orly Havalimanı Saldırısı veya Orly Katliamı

15 Temmuz 1983
Paris / Fransa

Türk Hava Yolları'nın Paris Orly havalimanındakı bürosuna karşı terör saldırısı. Olayda patlatılan bomba ile 2'si Türk, 4'ü Fransız, 1'i Amerikalı, 1'i de İsveçli olmak üzere 8 kişi ölmüş, 28'i Türk, 55 kişi de yaralanmıştır. 

Olayla ilgili Fransız polisi 29 yaşındaki Suriye'li Ermeni Varujan Garabedyan'ı tutuklamıştır. Sanık kendisinin ASALA örgütünün Fransız bölümünün başkanı olduğunu söylemiş ve bombayı Orly havalimanında yerleştirdiğini itiraf etmiştir. Saldırıdan önce havalimanına gelen Garabedyan, yolcuların birine valizlerinin fazla olduğunu söyleyemiş ve yolcuya 65 dolar vererek çantasını bagaj kontrolünden geçirmesini istemiştir. Paris'ten İstanbul'a giden THY'nın uçağında, uçak havada iken patlayacak bomba zamanından önce bagaj rampasında patlamıştır.  Garabedyan ,bombanın Ermeni-kökenli Türkiye vatandaşı Ohannes Semerci'nin Villiers-le-Bel'deki evinde hazırlandığını itiraf etmiştir.




ORLY KATLİAMINDAN YARALI KURTULAN ÇAĞATAY


Orly katliamında yaralanan Çağatay ise gözlerini hastanede açtığında, ömrünün 5 yılını iyileşmek için harcayacağının farkında değildi. Vücudunun yüzde 35'i yanan Çağatay, 2 yıl boyunca güneş yüzü göremedi. Kaskatı kesilen ellerini yeniden kullanabilmesi için vücudunun çeşitli yerlerinden yapılan deri nakilleriyle, 10'dan fazla ameliyat geçirdi. Biraz toparlandığında, Fransa Hükümeti aleyhine dava açmaya girişti. Türkiye Büyükelçiliği'ni ve diğer yaralı kurtulanları ikna etti, avukat buldu.

Olayla ilgili Fransız polisinin tutukladığı 29 yaşındaki Suriyeli Varujan Garabedyan, mahkeme sonunda müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Bugün İstanbul'da yaşayan ve Türklerin tarihiyle ilgili geniş çaplı araştırmalar yapan Çağatay, Ermeniler'e öfkeli olmadığını belirterek, "ASALA'yı kuranların Ermeniler olduğuna asla inanmadım. Onları eğiten pişiren, ortaya salan ve zamanı geldiğinde ortadan kaldıran gizli servisler var. Orly olayında da Fransız gizli servisiyle göbek bağlarının olduğuna inanıyorum" dedi.

Çağatay bu görüşünü de şu sözlerle destekledi: "Çünkü bu adamları uzun süredir takip ettiklerini Fransız gizli servisinin en üst düzey yöneticisi mahkemede anlattı ama söylediklerinin tümü gülünçtü. O yönetici uzun süredir takip ettikleri ASALA mensuplarını, Fransızların en önemli tatillerinden biri olan Bastille Günü'nün 14 Temmuz'a gelmesi, zaten az olan elemanlarının izin yapmak istemesi ve aşırı sıcaklar nedeniyle 15 Temmuz'da takip etmediklerini ve tam da o gün bombalamanın gerçekleştiğini anlattı." Çağatay iyileştikten sonra çalışmayı sürdürdü. Çin'den Adriyatik'e kadar, Türklerin ve kültürünün ulaştığı ve yaşadığı yerlere gidip fotoğraf çeken Çağatay bu uğurda 110 bin kilometre yol katetti, 50 bin kare fotoğraf çekti ve 500 bin dolardan fazla para harcadı. 

Çağatay, Varujan Garbisyan'ın 2001 yılındaki erken tahliyesine de şaşırmamış. Hatta bir gazeteci olarak Garbisyan ile röportaj yapmayı bile düşünmüş. "50 bin dolar isteyince iş yattı. Konuşsaydım, 'Eline ne geçti, ne kazandın?' diye soracaktım" dedi.





***


IŞIK YÖNDER


IŞIK YÖNDER
28 Nisan 1984 - Tahran / İran






Türkiye'nin Tahran Büyükelçiliği Sekreteri Şadiye YÖNDER'in eşi, İran ile Türkiye arasında ticaret yapan işadamı Işık YÖNDER, bir ASALA militanı tarafından öldürüldü.




***


İSMAİL PAMUKÇU (Ağır yaralı kurtuldu)
28 Mart 1984 - Tahran / İRAN



İRAN DA ASALA SALDIRISI


Ermeni terör örgütü ASALA 1984’te Tahran Büyükelçiliği personeline karşı bir dizi saldırı düzenler. Tahran’da en kanlı saldırılar ise 27-28 Mart’ta düzenlenir. Hedeflerden biri de Büyükelçilik İdari Ataşesi Başçavuş İsmail Pamukçu’dur. Arabasına binmeye çalıştığı esnada bir başka arabanın altından ateş edilmeye başlanır. İlk kurşun ciğerinden girip sırtından çıkar. Eşi Kezban Hanım çığlıklar içinde olay yerine koşar. O sırada motosikletli biri gelir saldırganı kurtarmaya. Son kurşun Pamukçu’nun beynine isabet etmiştir. Altı ay komada kaldıktan sonra sol tarafı felç olur.

Tahran'da Büyükelçilik Başkatibi Hasan Servet Öktem’de ağır saldırıda yararlı olarak kurtuldu.


***



ERDOĞAN ÖZEN

ERDOĞAN ÖZEN
20 Haziran 1984 - Viyana / Avusturya





Türkiye'nin Viyana Büyükelçiliği Çalışma Ataşesi Erdoğan ÖZEN, otomobiline yerleştirilen bombanın patlaması sonucu öldü. Olayı, "Ermeni Devrimci Ordusu" adlı örgüt üstlendi.




BU SALDIRIDAN SONRA ERİCH FEİGL "A MYTH OF TERROR" KİTABINI YAZARAK ARKADAŞI ÖZEN'İ ONURA ETMİŞTİR. KİTABINDA ERMENİLERİN YALANLARI İLE DÜNYAYI KANDIRDIKLARI VE TERÖRÜN ESAS YÜZÜNÜN KENDİLERİ OLDUĞUNU KANITLAMIŞTIR.


EKİTAP OLARAK İNGİLİZCE VE TÜRKÇESİNE ULAŞMAK İÇİN:


TÜRKÇESİ: için tıklayın
İNGİLİZCESİ : için tıklayın



***


ENVER ERGUN


EVNER ERGUN
19 Kasım 1984 - Viyana / Avusturya





Türkiye'nin BM Temsilciliğinde görevli Evner ERGUN, aracına yerleştirilen bombanın patlaması sonucu öldü. Bu olayı da, "Ermeni Devrimci Ordusu" adlı örgüt üstlendi.

1984 yılında ayrıca;

-27 Mart'ta Türkiye'nin Tahran Büyükelçiliği Ticaret Müşavir Yardımcısı Işıl ÜNEL'in otomobiline bomba yerleştirmeye çalışan bir terörist, bombanın elinde patlaması sonucu öldü.

-28 Mart'ta yine Tahran'da Büyükelçilik Başkatibi Hasan Servet ÖKTEM ve Büyükelçilik Ataşe Yardımcısı İsmail PAMUKÇU, evlerinin önünde uğradıkları silahlı saldırıda yaralandılar.




***




ÇETİN GÖRGÜ

ÇETİN GÖRGÜ
07.10.1991 Atina / YUNANİSTAN








Çetin Görgü, Basın Yayın Enformasyon Dairesi’nde bir süre çalıştıktan sonra Atina’ya gönderilmiş. O yıllarda ara verse de ASALA eylemlerine devam etmektedir. Yunanistan’daki son olay ise Atina Büyükelçiliği İdari Ataşesi Galip Özmen ve kızı Neslihan Özmen’in öldürülmesidir.

Evinden çıkıp arabasına bindiği esnada iki kişi arabanın yanına gelerek susturucu takılmış tabancayla dokuz el ateş etmişler. 

Genç diplomat, Yunanistan’daki 17 Kasım terör örgütü tarafından öldürülür. ASALA’nın işbirliği yaptığı bir örgüttür bu. Annesi Suna Hanım Çetin Görgü’nün ölümünden altı ay sonra bir hediye alır, üzerinde Atina Büyükelçiliği yazılı olan bu paketten oğlunun resminin bulunduğu yağlı boya tablosu çıkar. Büyükelçilikte çalışan Yunan arkadaşının yaptığı tablodur bu. çok duygulandırır şehit annesini.  


Şehit diplomatımızın ismi Ankara’da bir sokağa verilmiştir. Şehit Çetin Görgü Sokağı.




***


ÇAĞLAR YÜCEL


ÇAĞLAR  YÜCEL
11.12.1993  Bağdat / IRAK






Türkiye'nin Bağdat Büyükelçiliği İdare Ataşesi Çağlar Yücel Bağdat'ta aracının içinde uğradığı silahlı saldırı sonucu şehit oldu.





***




ÖMER HALUK SİPAHİOĞLU


ÖMER HALUK SİPAHİOĞLU
04.07.1994 Atina / YUNANİSTAN







Türkiye'nin Atina Büyükelçiliği Müsteşarı Ömer Haluk Sipahioğlu, Atina'da uğradığı silahlı saldırı sonucu öldü. Suikastı 17 Kasım örgütü üstlendi.

Stohos gazetesi o dönemde  Atina’daki Türk diplomat ve gazetecilerin isim, adres ve otomobillerinin plaka numaralarını yayınlamıştı ve hemen ardından Atina Büyükelçilik Ateşesi Haluk Sipahioğlu’nu hedef göstermişti.




Kaynak : 

Armenians (Eng.)

Tete Turc (Fr.)



***




ASALA SAHNEDE

İşte 1970'te Lübnan'da durum böyleydi. Ben Beyrut'tan ayrıldığımda ise Arap-Yahudi çatışması öne geçmiş ve daha sonra da Lübnan'da tam bir iç savaşa dönüşecek çatışmalar başlamıştı.
1973'te Türkiye'nin Los Angeles konsolosu ve yardımcısının öldürülmesiyle ASALA terör örgütü ortaya çıktı ve olaylar bambaşka bir ivme kazandı. Batı tarafından uzun süre hoşgörüyle karşılanan bu örgüt, Türk diplomat ve temsilciliklerini hedef alıyordu. Üç düzine cinayet, sayısız yaralama ve sakat bırakma eylemlerine yol açan bu kanlı saldırılar, yıllara göre şöyle bir yoğunluk gösterdi:

1975 Viyana

1976 Beyrut
1977 Vatikan
1978 Madrid
1979 Haag, Paris
1980 Bern, Vatikan, Atina, Paris, Sidney
1981 Paris (3 kez), Kopenhag, Cenevre, Iran, Roma, Napoli
1982 Los Angeles, Ottawa (2 kez), Boston, Lizbon, Rotterdam, Bulgaristan
1983 Belgrat, Brüksel, Lizbon
1984 Tahran, Viyana (2 kez)
1991 Budapeşte.

Türkiye'nin diplomatik temsilcilikleri gibi, Türk Hava Yolları bürolarına da yöneltilen bu saldırılar, Batılılar tarafından haklıymış gibi sunuldukça, teröristler işi azıttılar; 1982'de Ankara Esenboğa havaalanını basıp bombaladılar ve 10 kişinin ölmesiyle 72 kişinin yaralanmasına neden oldular.


Avrupa'da ASALA hâlâ da önemsenmiyordu; ama 1983'te Paris'in Orly havaalanındaki THY bürosu önünde bomba patlatılıp 5 kişinin öldürülmesine, 63 kişinin de yaralanmasına yol açıldığında, olay ilk kez ciddiye alındı!


Fransa ASALA'ya resmen, 'eylemlerini dışarda yapma' uyarısında bulundu.




ASALA'DAN PKK'YA

ASALA olaylarının Kıbrıs geriliminin doruğa ulaştığı bir aşamada tırmanma gösterdiği dikkatlerden kaçmaz.

Yunanlılar Kıbrıs'tan Türkleri kaçırmak için terörist eylemleri artırırken Ermeni terörü de hızlanır. 1974'teki Kıbrıs çıkartmasının arkasından gelen ambargo, daha sonra 1980'lerden itibaren Sosyalist Blok ile NATO arasındaki yumuşama, Türkiye'nin Batı için önemini azaltmıştır.


Bu ortam hem Yunanistan'a Ege krizini Kıbrıs'a eklemeye hem de ASALA'ya cesaret vermişti. Ancak doğrudan eylemlerin tepki görmeye başlaması, yeni taktiklere yönelmelerine de zemin hazırladı. Bu, Batılı devletlerin de işine geliyordu. Fazla güçlenen ve haklar arayan bir Türkiye hoşlarına gitmiyordu. Başta Dev-Solcular olmak üzere, özellikle Almanya'da, Türk temsilciliklerine saldırılar bu dönemde arttı. 1983'ten itibaren de bu tür eylemlerin PKK terörüne dönüşmesi de rastlantı değildir.


ASALA'nın PKK'ya destek vererek daha da kapsamlı bir sorun yaratmaya yardımcı olduğu biliniyor. Yunanistan ise kamplar kurdurarak, silah vererek ve savaş için eğiterek birinci planda rol oynadı.




KENDİ TARİHLERİNDEN KORKTULAR

Batılıların ASALA terörü gibi PKK terörüne de bir süre göz yumduktan hatta onu besledikten sonra, kendileri de hedef olmaya başlayınca -ya da PKK olayında olduğu gibi artık işe yaramaz hale gelince liderini teslim ederek- geri çekilmelerinin kökeninde, kendi ırkçı ünlerinin gündemde tutulmasını önleme çabaları başrolü oynamaktadır. Soykırımlarını hazırlayan ırkçılık tutkusunun 19. yüzyıl Avrupa düşüncesinin ürünü olduğunu, İngiliz ve Fransızların üstünlük mantığıyla başlayıp Almanlara doğru eriştiğini bilmeyen yok.

İkinci Dünya Savaşı sırasında yalnızca Almanların değil, bütün Avrupalıların Yahudi Soykırımı'na katkıda bulundukları artık kanıtlanmış durumda. Fransızlar 100 bin Yahudi'yi gaz odalarına gönderilmek üzere Nazilere teslim etmişlerdir.


Daha da ilginci, Fransa'nın 1960'larda öldürdüğü bir milyonu aşkın Cezayirli konusunun ele alınmasını istememesidir. Başbakan Jospin, "Bunun yargısını tarihçilere bırakalım" derken, Ermeni konusunun tarihçilere bırakılmasına ise karşı çıkılmaktadır.


Dünya çapındaki Amerikalı tarihçi Bernard Lewis, soykırım iddiasını çürüten bir makale yazdığı için, Fransız mahkemelerince mahkum edilmiştir. Soykırıma gerekçe yapılan belgelerin gerçekliklerini sorguladıkları için, iki bilim adamı, Davison ve Giles Veinstein de tehditlere uğratıp görevlerinden uzaklaştırılmak olasılığıyla karşı karşıya bırakılmışlardır.




KIŞKIRTMALARI ÖRTMEK İÇİN

19. yüzyılda insanlığa ırkçılığı aşılamakla kalmayıp 20. yüzyılda da tarihin en büyük kıyımlarını ve en kanlı toplu savaşlarını yaşatanların, kendi kışkırtmalarını örtmek için başkalarını hedef göstermeleri, savundukları 'Aydınlanma' felsefesine ihanet olmuyor mu?

Bu soruyu ortaya atarken, '1880'lerden beri Türkler Ermenilere hiçbir şey yapmadılar' noktasına varacak değiliz.

Bugün ne Ermenilerin ne de Batılıların hiç sözünü etmedikleri -hatta camilere doldurulup yakılmış- Türk ve Kürt kurbanların sayısı kadar, tehcir (zorunlu göç) sırasında yaşamını yitirmiş Ermeni vardır.

Şimdi Kürtlerin bile dışlanıp sadece Türklerin suçlu ilan edilmesi çabası karşısında, eskiden beri açıkladığım şu görüşümü tekrarlayacağım: Suçlu kürsüsüne Türkler (Kürtlerle birlikte), Ermeniler ve kışkırtıcı Batılılar el ele tutuşup çıkmalı ve sorumluluğu her bir taraf, üçte bir oranında paylaşmalıdır.


Orhan Koloğlu - Popüler Tarih Dergisi / Nisan 2001




***




MOURAD TOPALİAN-Yasadışı örgüt JCAG’ın ve ARF’nin askeri kanadının lideri ve  ABD’nin en güçlü isimlerinden biri

MOURAD TOPALİAN’ın 12 Ekim 1980′de U.N.Plaza’da bombalama olayı, 3 Haziran 1981′de Los Angeles’daki Anaheim Convention Center’ın bombalanması, 20 Kasım 1981′de Beverley Hills’deki Türk Başkonsolosluğu’nun bombalanması, 22 Ekim 1982′de Philadelphia’da Türkiye fahri konsolosunu ofisinde öldürmeye kalkışmak gibi eylemlerde yer aldığı belirlendi. 

Yasadışı örgüt JCAG’ın ve ARF’nin askeri kanadının lideri ve ABD’nin en güçlü isimlerinden biri olan, istediği zaman ABD Başkanları ( BİLL CLİNTON) ile bile görüşebilen bu Ermeni, kamuoyunun karşısına tam bir terörist olarak çıkmıştır. Mourad Topalian bu olaydan sonra tutuklanmış, 30 yıl mahkum olması gerekirken, yapılan anlaşmayla 37 ay hapisle cezalandırılmıştır.




"WHİTE HOUSE" BİLE İŞİN İÇİNDE...

Türk Diplomatlar 3. ve 4.bölümde bahsediliyor.
ABD medyası tarafından hazırlanan belgesel İngilizcedir.





1.PART

2.PART
    
3.PART

4.PART




          GERÇEKLERİ DÜNYAYA HAYKIR




SB.


***