1.BÖLÜM
2.BÖLÜM
3.BÖLÜM
birdevrimciningünlüğü'den alıntıdır.
ISSIZLIĞIN ORTASINDA
Bir düş gördüm geçenlerde
Görmez olsaydım ah olsaydım
İçime şeytan girdi sandım
Keşke hiç uyumasaydım
Birdenbire
Ateş ve duman
Feryad-ı figan
Sanki elele
Geliyor habire
Üstümüze, üstümüze
Canlar, sazlar
Kan oldular
Kesildi teller
Durdu nefesler
Ama hala
Dimdik ayakta
Ayaktalar
Çığlık kalleş
Sessizlik mi dost
Ateş ve duman
Hain düşman
Issızlığın ortasında
Issızlığın ortasında
MOĞOLLAR
TÜRKÜLER YANMAZ
Güneşin ak yüzüne bir duman çöktü
Bir türkü çığlıkla ateşe düştü
Kuytu bir köşede bir çiçek küstü
Döktü yaprağını boynunu büktü
Şu Sivas'ın elinde sazım çalınmaz
Güllerim yandı yüreğim dayanmaz
Kararmış yüreğin hiç ışığı olmaz
Bilmez misin ki türküler yanmaz
Günü gelir sanma hesap sorulmaz
Dayanır kapına pir sultan ölmez
Şu Sivas'ın elinde sazım çalınmaz
Güllerim yandı yüreğim dayanmaz
Edip AKBAYRAM
***
ve Sivas Davası Düştü! (13 Mart 2012)
***
Sivas Katliamı AKP ile sürüyor!
Bugün 2 Temmuz 2012.
Bundan tam 19 yıl önce şeriat
isteyen gericilerin vahşice saldırısının sonucunda 33 aydın ve 2 otel görevlisi
yakılarak katledildi. O günün katilleri bugün AKP iktidarında bakanlık,
milletvekilliği ve bürokratlık yaparken, dava da yine AKP iktidarında
zamanaşımından düşürüldü.
Bundan tam 19 yıl önce Sivas’ta yaşanan katliam
hâlâ hafızalarda tazeliğini korurken, iktidarda, katillerin avukatlığını
üstlenenler, katilleri yıllarca bu ülkede yaşamasına rağmen saklayanlar ve
davayı zamanaşımına uğratanlar bulunuyor.
Katliamda neler yaşandı?
Gericiler devlet eşliğinde saldırdı
2 Temmuz 1993 yılında Pir Sultan Abdal Kültür
Derneği’nin çağrısıyla Pir Sultan Abdal etkinlikleri için şehre giden aydınlar,
Madımak Oteli önünde toplanan gericilerin saldırısı ve devletin seyirciliği
eşliğinde katledildi.
Katliamın üzerinden 19 yıl geçerken, geride
bıraktığımız yıl Sivas Katliamını gerçekleştirenlerin dönemin hükümetleri ve
AKP iktidarında nasıl kollandığını gözler önüne serdi.
Katliamcılar evlendi, askere gitti, ehliyet aldı
Sivas Katliamı davasında yer alan katillerin
birçoğu dönemin hükümetleri tarafından kurtarılırken, geçtiğimiz Mart ayında
ortaya çıkan bir gerçeğe göre katliamda yer alan 7 sanığın aranırken, askere
gittiğini, evlendiğini ve ehliyet aldığını ortaya koymuştu.
Bu sanıklar arasında Cafer Erçakmak’ın dosyası 26
Aralık 1994’te, sanıklar Şevket Erdoğan, Köksal Koçak, İhsan Çakmak, Hakan
Karaca, Yılmaz Bağ ve Necmi Karaömeroğlu’nun dosyaları ise 16 Haziran 1994’te
tefrik edilmişti. Çakmak’ın aranırken 27 Temmuz 1999’da Sivas Altınyayla
Belediyesi’nde evlendiği, 22 Mayıs 1997’de askere gittiği, çocuğunu nüfusa
kaydettirdiği, Emniyet’e başvurarak ehliyet bile aldığı anlaşıldı. Sanıklardan
Yılmaz Bağ’ın ise aranırken Sivas Kangal ilçesinde düğün yaptığı belirlendi.
Cumhuriyet savcısı Hakan Yüksel, davanın 21 Haziran 2011 günü yapılan 25.
duruşmasında esas hakkındaki mütalaasını açıkladı.
Halkevleri, ÖDP ve TKP: ‘2 Temmuz’da Kartal
Meydanı’ndayız!’
Zamanaşımına uğramasın teklifine AKP’den ret
Sivas Katliamı’nın 19. yılına girerken en çok
konuşulan konulardan birisi davanın zamanaşımından düşürülmesi oldu. Katliamın
13 Mart 2012 tarihinde görülecek olan duruşması öncesinde muhalefet
partilerinin katliam zamanaşımına uğramasın önerisi AKP’li vekillerin oylarıyla
reddedildi.
Sivas Katliamı davasında zamanaşımı kararının
çıkabileceği 13 Mart'taki duruşma öncesi, CHP Ankara Milletvekili Emine Ülker
Tarhan ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu meclise yasa önerisinde
bulunmuştu.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Sivas Davası'nın
zamanaşımına uğramaması için verilen yasa teklifinin Meclis Başkanlığınca
havale edildiği ve ilgili komisyonların gündeminde olduğunu duyurmuştu.
6 Mart tarihinde meclis gündemine alınması gündeme
gelen yasa teklifi AKP'li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.
AKP zamanaşımının mimarı oldu, polis tepki
gösterenlere saldırdı.
2 Temmuz 1993 yılında Madımak Oteli’nde 35 aydının
gericiler tarafından yakılması sonucu açılan davanın 13 Mart 2012 tarihinde
görülen duruşmasında savcının zamanaşımı talebi karara bağlanarak dava
zamanaşımından düşürüldü. Katliamın zamanaşımına uğramasını engellemek için
Ankara’da toplanan binlerce kişi ise polisin sert müdahalesine maruz kaldı.
Başbakan Erdoğan: “Zamanaşımı kararı hayırlı olsun”
Dava boyunca katillerin avukatlığını üstlenen
birçok isimle birlikte AKP’yi kuran Başbakan Erdoğan, zamanaşımı kararının
ardından yaptığı açıklamada “hayırlı olsun” açıklamasında bulundu.
Katillerin AKP’li avukatları
İşte Sivas’ta aydınları yakanları savunan
avukatlardan bazıları:
Av. Celal Mümtaz Akıncı - Afyon Barosu Başkanı ve
AKP oylarıyla Anayasa Mahkemesi üyesi;
Av. Hayati Yazıcı AKP’nin Devlet Bakanı;
Av. Haydar Kemal Kurt - AKP Isparta Milletvekili;
Av. Zeyid Aslan - AKP Tokat Milletvekili, Başbakan
Erdoğan’ın eski avukatı;
Av. Hüsnü Tuna - AKP Konya Milletvekili;
Av. Burhanettin Çoban - Afyonkarahisar AKP’li
Belediye Başkanı;
Av. Faik Işık - Başbakan Erdoğan’ın ve Süleyman
Mercümek’in avukatı;
Av. İbrahim Hakkı Aşkar - 22. Dönem AKP Afyon
Milletvekili;
Av. M. Ali Bulut - AKP Maraş Milletvekili ve
Anayasa Komisyonu üyesi;
Av. Bülent Tüfekçi - AKP Malatya İl Başkanı;
Av. Halil Ürün - RP kayıp trilyon davası sanığı,
AKP Afyon Milletvekili;
Av. Mevlüt Uysal - AKP İstanbul Başakşehir Belediye
Başkanı;
Av. Nevzat Er - Eski AKP Eminönü Belediye Başkanı;
Av. Suat Altınsoy - AKP Konya İl Başkanı
Yardımcısı;
Av. Tayfun Karali - İstanbul Büyükşehir Belediyesi
Darülaceze Müdürü;
Av. Ferruh Aslan - İstanbul Büyükşehir Belediyesi
Basın Yayın Müdürü;
Av. İbrahim Kök - AKP Elazığ Milletvekili Aday
Adayı;
Av. Ali Aşlık - Eski AKP İzmir İl Başkanı ve 2011
seçimi milletvekili;
Av. Bedrettin İskender - AKP Ümraniye Belediye
Başkan adayı;
Av. Ekrem Bedir - Sakarya AKP Hendek Belediye
Meclis Üyesi;
Av. Faruk Gökkuş - AKP Kâğıthane Belediye
Başkanlığı Aday Adayı;
Av. Hasan Hüseyin Pulan - AKP İstanbul İl Disiplin
Kurulu üyesi;
Av. Hurşit Bıyık - AKP Trabzon İl Başkan
Yardımcısı;
Av. Reşat Yazak - Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu
Üyesi.
soL-Haber Merkezi
02.07.2012
YOBAZLIK VE BAĞNAZLIK :
Yobaz ; dinde bağnazlığı aşırılığa vardıran, başkalarına baskı yapmaya yönelen kimse ya da bir düşünceye , bir inanca aşırı ölçüde bağlı olan kimse anlamına gelir."
Bağnaz ; bir düşünceye, bir inanışa aşırı ölçüde bağlanıp ondan başka bir düşünce ve inanışı kabul etmeyen, mutaassıp, fanatik anlamındadır. Bağnaz bir görüş , kanı ya da tutumun tartışma ve eleştirilere kapalı tutulması ya da en aşırı biçimiyle benimsenmesi durumu, hoşgörüsüzlük durumudur.
Gericilik ; toplumda çağdaş değerler ve yeniliklere önem vermeyen, her yönüyle eskiyi özleyen veya eski düzeni yaşamaya çalışan görüştür.
***