Translate

2 Temmuz 2012 Pazartesi

SİVAS VE YANAN İNSANLIK





1.BÖLÜM

2.BÖLÜM

3.BÖLÜM


birdevrimciningünlüğü'den alıntıdır.



ISSIZLIĞIN ORTASINDA




Bir düş gördüm geçenlerde

Görmez olsaydım ah olsaydım
İçime şeytan girdi sandım
Keşke hiç uyumasaydım

Birdenbire
Ateş ve duman
Feryad-ı figan
Sanki elele
Geliyor habire
Üstümüze, üstümüze

Canlar, sazlar
Kan oldular
Kesildi teller
Durdu nefesler
Ama hala
Dimdik ayakta
Ayaktalar

Çığlık kalleş
Sessizlik mi dost
Ateş ve duman
Hain düşman
Issızlığın ortasında
Issızlığın ortasında 


MOĞOLLAR









TÜRKÜLER YANMAZ


Güneşin ak yüzüne bir duman çöktü
Bir türkü çığlıkla ateşe düştü
Kuytu bir köşede bir çiçek küstü
Döktü yaprağını boynunu büktü

Şu Sivas'ın elinde sazım çalınmaz
Güllerim yandı yüreğim dayanmaz

Kararmış yüreğin hiç ışığı olmaz
Bilmez misin ki türküler yanmaz
Günü gelir sanma hesap sorulmaz
Dayanır kapına pir sultan ölmez

Şu Sivas'ın elinde sazım çalınmaz
Güllerim yandı yüreğim dayanmaz

Edip AKBAYRAM


***

 ve Sivas Davası Düştü! (13 Mart 2012)



***

Sivas Katliamı AKP ile sürüyor!


Bugün 2 Temmuz 2012. 
Bundan tam 19 yıl önce şeriat isteyen gericilerin vahşice saldırısının sonucunda 33 aydın ve 2 otel görevlisi yakılarak katledildi. O günün katilleri bugün AKP iktidarında bakanlık, milletvekilliği ve bürokratlık yaparken, dava da yine AKP iktidarında zamanaşımından düşürüldü.

Bundan tam 19 yıl önce Sivas’ta yaşanan katliam hâlâ hafızalarda tazeliğini korurken, iktidarda, katillerin avukatlığını üstlenenler, katilleri yıllarca bu ülkede yaşamasına rağmen saklayanlar ve davayı zamanaşımına uğratanlar bulunuyor.

Katliamda neler yaşandı?
Gericiler devlet eşliğinde saldırdı
2 Temmuz 1993 yılında Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin çağrısıyla Pir Sultan Abdal etkinlikleri için şehre giden aydınlar, Madımak Oteli önünde toplanan gericilerin saldırısı ve devletin seyirciliği eşliğinde katledildi.

Katliamın üzerinden 19 yıl geçerken, geride bıraktığımız yıl Sivas Katliamını gerçekleştirenlerin dönemin hükümetleri ve AKP iktidarında nasıl kollandığını gözler önüne serdi.

Katliamcılar evlendi, askere gitti, ehliyet aldı
Sivas Katliamı davasında yer alan katillerin birçoğu dönemin hükümetleri tarafından kurtarılırken, geçtiğimiz Mart ayında ortaya çıkan bir gerçeğe göre katliamda yer alan 7 sanığın aranırken, askere gittiğini, evlendiğini ve ehliyet aldığını ortaya koymuştu.

Bu sanıklar arasında Cafer Erçakmak’ın dosyası 26 Aralık 1994’te, sanıklar Şevket Erdoğan, Köksal Koçak, İhsan Çakmak, Hakan Karaca, Yılmaz Bağ ve Necmi Karaömeroğlu’nun dosyaları ise 16 Haziran 1994’te tefrik edilmişti. Çakmak’ın aranırken 27 Temmuz 1999’da Sivas Altınyayla Belediyesi’nde evlendiği, 22 Mayıs 1997’de askere gittiği, çocuğunu nüfusa kaydettirdiği, Emniyet’e başvurarak ehliyet bile aldığı anlaşıldı. Sanıklardan Yılmaz Bağ’ın ise aranırken Sivas Kangal ilçesinde düğün yaptığı belirlendi. Cumhuriyet savcısı Hakan Yüksel, davanın 21 Haziran 2011 günü yapılan 25. duruşmasında esas hakkındaki mütalaasını açıkladı.

Halkevleri, ÖDP ve TKP: ‘2 Temmuz’da Kartal Meydanı’ndayız!’
Zamanaşımına uğramasın teklifine AKP’den ret
Sivas Katliamı’nın 19. yılına girerken en çok konuşulan konulardan birisi davanın zamanaşımından düşürülmesi oldu. Katliamın 13 Mart 2012 tarihinde görülecek olan duruşması öncesinde muhalefet partilerinin katliam zamanaşımına uğramasın önerisi AKP’li vekillerin oylarıyla reddedildi.

Sivas Katliamı davasında zamanaşımı kararının çıkabileceği 13 Mart'taki duruşma öncesi, CHP Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu meclise yasa önerisinde bulunmuştu.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Sivas Davası'nın zamanaşımına uğramaması için verilen yasa teklifinin Meclis Başkanlığınca havale edildiği ve ilgili komisyonların gündeminde olduğunu duyurmuştu.

6 Mart tarihinde meclis gündemine alınması gündeme gelen yasa teklifi AKP'li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.

AKP zamanaşımının mimarı oldu, polis tepki gösterenlere saldırdı.
2 Temmuz 1993 yılında Madımak Oteli’nde 35 aydının gericiler tarafından yakılması sonucu açılan davanın 13 Mart 2012 tarihinde görülen duruşmasında savcının zamanaşımı talebi karara bağlanarak dava zamanaşımından düşürüldü. Katliamın zamanaşımına uğramasını engellemek için Ankara’da toplanan binlerce kişi ise polisin sert müdahalesine maruz kaldı.

Başbakan Erdoğan: “Zamanaşımı kararı hayırlı olsun”
Dava boyunca katillerin avukatlığını üstlenen birçok isimle birlikte AKP’yi kuran Başbakan Erdoğan, zamanaşımı kararının ardından yaptığı açıklamada “hayırlı olsun” açıklamasında bulundu.


Katillerin AKP’li avukatları
İşte Sivas’ta aydınları yakanları savunan avukatlardan bazıları:

Av. Celal Mümtaz Akıncı - Afyon Barosu Başkanı ve AKP oylarıyla Anayasa Mahkemesi üyesi;
Av. Hayati Yazıcı AKP’nin Devlet Bakanı;
Av. Haydar Kemal Kurt - AKP Isparta Milletvekili;
Av. Zeyid Aslan - AKP Tokat Milletvekili, Başbakan Erdoğan’ın eski avukatı;
Av. Hüsnü Tuna - AKP Konya Milletvekili;
Av. Burhanettin Çoban - Afyonkarahisar AKP’li Belediye Başkanı;
Av. Faik Işık - Başbakan Erdoğan’ın ve Süleyman Mercümek’in avukatı;
Av. İbrahim Hakkı Aşkar - 22. Dönem AKP Afyon Milletvekili;
Av. M. Ali Bulut - AKP Maraş Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi;
Av. Bülent Tüfekçi - AKP Malatya İl Başkanı;
Av. Halil Ürün - RP kayıp trilyon davası sanığı, AKP Afyon Milletvekili;
Av. Mevlüt Uysal - AKP İstanbul Başakşehir Belediye Başkanı;
Av. Nevzat Er - Eski AKP Eminönü Belediye Başkanı;
Av. Suat Altınsoy - AKP Konya İl Başkanı Yardımcısı;
Av. Tayfun Karali - İstanbul Büyükşehir Belediyesi Darülaceze Müdürü;
Av. Ferruh Aslan - İstanbul Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın Müdürü;
Av. İbrahim Kök - AKP Elazığ Milletvekili Aday Adayı;
Av. Ali Aşlık - Eski AKP İzmir İl Başkanı ve 2011 seçimi milletvekili;
Av. Bedrettin İskender - AKP Ümraniye Belediye Başkan adayı;
Av. Ekrem Bedir - Sakarya AKP Hendek Belediye Meclis Üyesi;
Av. Faruk Gökkuş - AKP Kâğıthane Belediye Başkanlığı Aday Adayı;
Av. Hasan Hüseyin Pulan - AKP İstanbul İl Disiplin Kurulu üyesi;
Av. Hurşit Bıyık - AKP Trabzon İl Başkan Yardımcısı;
Av. Reşat Yazak - Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Üyesi.

soL-Haber Merkezi  02.07.2012





YOBAZLIK VE BAĞNAZLIK :

Yobaz ; dinde bağnazlığı aşırılığa vardıran, başkalarına baskı yapmaya yönelen kimse ya da bir düşünceye , bir inanca aşırı ölçüde bağlı olan kimse anlamına gelir."

Bağnaz ; bir düşünceye, bir inanışa aşırı ölçüde bağlanıp ondan başka bir düşünce ve inanışı kabul etmeyen, mutaassıp, fanatik anlamındadır. Bağnaz bir görüş , kanı ya da tutumun tartışma ve eleştirilere kapalı tutulması ya da en aşırı biçimiyle benimsenmesi durumu, hoşgörüsüzlük durumudur.

Gericilik ; toplumda çağdaş değerler ve yeniliklere önem vermeyen, her yönüyle eskiyi özleyen veya eski düzeni yaşamaya çalışan görüştür.




***